23.5.08

gece devriyesi..

işte yine gece oldu.Bobo'nun devriyesi başladı.dışarıda in cin top atarken bobo hala havlamada,havlamayı geçti ulumaya başladı.
çok seviyor bunu.mesela şimdi,şu anda pencereden görünüyor.Sere serpe yatmış..havaya havlıyor.Sırf keyif işte.
ee tabii etrafımızda evler var..birçoğu bobonun havlamasına birşey demiyorlar..hatta daha güvende hissettiklerini söylüyorlar..ama hepsi öyle değil tabii.o yüzden saat oniki'den sonra bobo'yu eve alıyoruz.evde havlamaya devam ediyor..yorulana kadar.içeri girdi diye,ona buna fırça atıyor bize de.biz alıştık bu duruma ,bir tek bulut için sorun oluyor ,evimizin en yeni üyesi..
geçenler de çok ilginç bir şey oldu şaşırdım,korktum.. Bizim Sabutay bahçe de çimlerin üzerinde güneşlenirken,mahallemizin ensaf,en iyi huylu kedisi bahçeye giriyor..Sabutay'ın yanına kadar kendinden emin,sevecen adımlarla geliyor.sabutay şaşkın ayağa kalkıyor bir süre koklaşıyorlar..ve korktuğum an geliyor..bobo kediyi görüyor.kedinin arkası dönük bu arada ne bileyim beş dakika kadar bobo,sabo ve ben şaşkın gözlerle kediye bakıyoruz..ben korkuyorum çünkü hışt,pışt desem bobo gaza gelecek atlayacak kediye,diyemiyorum..Bobo'da kedinin kaçmasını bekliyor resmen..güleyim mi ağlayayım mı bilemedim..neyse kedicik bobo'yu farketti ve kaçmaya başladı.bobo'nun istediği gibi bahçe duvarından zor attı kendini dışarıya..ama bobo'nun en güzel özelliği kedilere zarar vermemesi.Çılgınlar gibi kovalıyor yakalıyor ama sadece eliyle veya ağzıyla yere bastırıyor.yani canını yakmıyor.Bu daha önce de böyle oldu.kediler bu bahçeye girmemeyi öğreniyorlar.Doğrusunu isterseniz böyle anlarda "keşke daha küçük,daha uysal,daha sessiz bir köpek olsaydı bobo" ama işte akbaş,anadolu çoban köpeğinin bir türü.yaşadığı,çevreyi ve hayvanları ve insanları aşırı sahiplenen bir cins ..sesi kesildi.saat oniki civarları bazen kendisi geliyor içeri,sessiz sessiz yerine geçip bir iç geçirdikten sonra çok derin bir uykuya dalıyor.az kaldı birazdan gelir köpüşüm..

Hiç yorum yok: