2.6.08

alıntı


aşağıda ki yazı Antalya Konyaaltı Dostları derneği sitesinden alıntıdır.


Antalya’da katliamı belgeledik.


Bu kara leke Antalya’nın üzerine yapışmasın diye çabaladık. Hep birlikte durduralım dedik. Sizlere imdat mesajları yollarken Antalya’nın yöneticilerinin kapılarını çaldık, telefon ettik. İnkar ettiler, terslediler, kanıtınız var mı dediler.

Bugün kanıtımız var. Keşke olmasaydı dedirten cinsten binlerce kanıt. Antalya’nın Varsak Beldesi’nde köpeklerin gömüldüğü toplu mezarları bulduk. Henüz burnundan sızan kan kurumamışları, bir avuca sığacak kadar minicik olanları, kulağına, bacağına ip bağlanıp sürüklenmişleri, piyasa değeri binlerce lira olan tasmasında adı yazılı olanları, henüz derisi son bir canla seğirenleri, kulakları küpelileri, kırık ayağı alçıda olanlar…

Bunları yapanlara seslendik. Sesimizi duyuramadık. Sizlere de duyuramadık. Duysaydınız bu ülkenin başbakanı olarak dur derdiniz, duysaydınız bu ülkenin bakanları olarak el atardınız, duysaydınız basın olarak sesimizi duyururdunuz, duysaydınız belediyeler bakımevi yapmak için çoktan harekete geçerdi…

Şimdi duyun artık… Havada ölüm kokusu olan o toplu mezarlık Antalya’nın olduğu kadar Türkiye’nin de ayıbı…

Antalya’da gerçekten kuduz vakası var mıydı? Yoksa yıllarca bakımevi diye yalvardığımız belediyeler sorunu kökten çözmek için mi uydurdu? 5 bin 500 köpek aşıladık diyenler aşıları ölülerinin üzerine iş makineleriyle toprak atarken mi yaptı? Hala şehir içinde bile hayvancılık yapılan Antalya’da köpeklerimiz dışında hangi hayvanlara karantina uygulandı? Bu cinayetin failleri ellerini kollarını sallayarak daha gezebilecek mi?

CİNAYETLER KARŞISINDA SUSKUN KALANLAR SUÇUN ORTAĞI DEĞİL MİDİR?


Antalya Konyaaltı Dostları Derneği

Hiç yorum yok: